📰Limited Post #19

Reklam boyacıları

İstanbul'da birinci köprüden çıkıp Mecidiyeköy'e doğru ilerlediğinizi hayal edin. Sağlı sollu bazı binaların duvarlarını boydan boya kaplamış devasa reklamlar görürsünüz. Çoğu bir fotoğraf üzerine birkaç cümle ve logodan ibarettir. Ajansta üretilir, müşteri onaylar, basılır.

Şimdi tüm o bina cephesinin, bir reklam için, elle boyandığını düşünün. Colossal Media'nın işi bu. Kendilerini, elle boyanmış outdoor reklamcılığının dünya lideri olarak tanımlıyorlar.

Yani bir bina giydirecekseniz, stok görselin üzerine logoyu çakıp geçmek yerine, marka, ajans ve Colossal ekibi bir araya gelip çalışıyor. Ve duvar elle boyanıyor.

Colossal, hızlı ve kolayın her zaman yeterince iyi olmadığına, birinci sınıf bir ürün yaratmanın yetenek, bağlılık ve sebat gerektirdiğine inandığını söylüyor.

Marka 2004'ten beri faaliyette ve Gucci'den Google'a, Red Bull'dan Adidas'a, onlarca dev markayla çalışmışlar. Ben yaptıkları işlere bayıldım.

Colossal Media - Outdoor Advertising Murals - Always Hand Paint

Colossal Media is the award-winning, global leader of hand-painted outdoor advertising. We paint over 500 murals a year for the world’s most influential brands.

Colossal Media

Şekersizleştirme

Ortalama bir Amerikalı senede 25 kg'a yakın şeker tüketiyormuş. Highkey isimli marka da buna kafayı takmış.

Bizim Ülker ve Eti'nin ürünlerine benzer, ya da onlardaki Oreo benzeri bisküvi, kurabiye ve benzerlerini üretiyorlar. Hatta açık açık söylemek gerekirse, Amerikalıların sevdiği atıştırmalıkların şekersiz versiyonlarını üretiyorlar. Hiç şeker kullanmıyorlar.

Web sitelerinde hedeflerinin 4.5 milyon kg şekeri Amerikalıların hayatından çıkarmak olduğunu beyan etmişler. Hedeflerinin üçte birine de ulaşmışlar.

Marka tüm kurguyu "şekersizlik" üzerine kurmuş. Odakları bu. İddialılar. Olsa da yesek.

🛑

Not: Yaşadığımız depremlerde, oturduğumuz binaların ne kadar kuralsız ve kötü inşa edilmiş olduğunu açıkça gördük. Oturduğumuz binaları yapanlarla, yediğimiz yiyecekleri yapanlar farklı dünyalardan insanlar değiller. Yapan da, kontrol eden de, onaylayan da, satan da, tıpkı o binaları yapanlar gibi, aynı toprakların insanları. Bu yüzden gıda sektöründe de muhtemelen aynı rezillik yaşanıyor ve kimbilir neler yiyoruz.

Hemşire aranıyor

Snapnurse, hemşireleri ve sağlık çalışanlarını kliniklerle ve hastanelerle buluşturuyor. Upwork'ün sağlık sektörü versiyonu gibi.

Sağlık çalışanıysanız, dönemsel ya da sürekli iş fırsatlarına göz atabiliyorsunuz. Klinik ya da hastane yöneticisiyseniz, aradığınız özelliklerde personele ulaşabiliyorsunuz. Temiz iş.

Kahve gibi olmayan kahve

Kahveden ve yogadan yenilen ekmek bitmiyor ve bitmeyecek gibi.

MUD/WTR isimli marka, ki böyle marka isimlerini hiç önermem, kahveden kahvenin bazı temel özelliklerini çıkarıp başka şeyler eklemiş. Yoğurtsuz İskender ya da vegan köfte gibi...

Çarpıntıyı ve "uyandırma" etkisini azaltmak için kafeini azaltmışlar. Bunun yerine %100 organik kakao, ayurveda otları ve fonksiyonel mantarlar eklemişler. Sonuçta bir "kahve alternatifi" oluşturduklarını iddia ediyorlar.

Web sitelerinde doğada huşu içinde amuda kalkan insanlar var. Gezegene nasıl davrandığımızdan, fikrimizi ve kendimizi nasıl değiştirebileceğimizden bahsediyorlar. Alan memnun satan memnun, afiyet olsun.

Limited Duyurular📢

🎯 Sürekli odağı olabildiğince daraltmaktan bahsediyorum. Yukarıdaki gibi, şekersiz bisküvilere ya da sağlık çalışanlarına odaklanan markaları anlatıyorum. Peki odaklanacağınız noktayı nasıl seçeceksiniz?

Mükemmel şirketlerin odak noktalarını nasıl seçtiğini anlatan güzel ve biraz da uzun bir makalem var. Neredeyse bir kitap bölümü uzunluğunda.

Bu makale, abonelik ücreti ödeyen pro-abonelere özel, giriş bölümü ücretsiz👇

🎯 Peki odağı daraltınca neler oluyor? Bu sorunun cevabı için de nefis bir makalem var. Güçlü bir marka olmanın en kestirme yolunu anlatıyor. Ve bu makale, ürününüz ve markanız hakkında varsaydıklarınızı tekrar düşünmenizi sağlayacak, çok enteresan bir örnekle başlıyor.

Bu makale de abonelik ücreti ödeyen pro-abonelere özel, giriş bölümü ücretsiz👇