Verimlilik şart mı?📌
Almanca bir kavramın Türkçe'de pek kullanılmayan karşılığı. Kavram yoksa eylem de mi yok?
Koç Üniversitesi’nden Prof. Dr. Tilbe Göksun, Zihnin Temelleri, Dil ve Düşünce İlişkisi isimli makalesinde bir araştırmadan bahsederken, Kore dilinde iki nesne arasındaki ilişkinin sıkılığını belirten kelimeler ve kavramlar olduğunu anlatıyor.*
Türkçede tam ifade edemesek de, mesela bir kalem boyutundaki bir kutuda bir kalem olunca, sıkı, büyük bir sepetin içinde bir kalem olunca, gevşek, gibi.
Bu ayrım İngilizcede -ya da Türkçede- yok.
Enteresan olan da şu: ABD’deki bebeklerin 5 aylıkken bu ayrıma ya da ilişkiye duyarlı olduğunu keşfetmişler.
Fakat bebekler 2.5 yaşına geldiğinde, yani anadilleri olan İngilizceyi öğrenmeye başladıklarında, bu hassasiyeti kaybetmişler.
Muhtemelen bilim insanları daha şüpheci konuşacaktır ama bizim bir sonuca gitmemizde sakınca yok: Dilimizde kullanılmayan kavramlar zihnimizde de var olamıyor.
Peki bu durum işimizi yaparken başımıza bazı işler açıyor olabilir mi?
Produktivität ve Effektivität
Almancada Produktivität ve Effektivität diye iki kavram var.
Produktivität, bildiğimiz ve kullandığımız bir kavram. Verimlilik. Türkçede çok kullanılır. Herkes de anlamını üç aşağı beş yukarı bilir. Randıman da denir.
Effektivität kavramının karşılığı ise Türkçede pek kullanılmaz. Hatta Google Translate, effektivität kavramının karşılıklarından birinin, yine verimlilik olduğunu söylüyor. Değil.
Effektivität kavramını, etkililik olarak çevirebiliriz. Ve etkililik Türkçede pek kullanılmıyor.
Belki de bu yüzden Türkiye’de kişiler ve kurumlar verimliliği önemser ama etkililiği düşünmez. Oysa ki bazen verimlilik değil, etkililik gerekir.
Etkililiği anlatabilmek için önce verimliliği tanımlayalım
Verimlilik
Verimlilik, bir ölçü birimi. Girdi ve çıktının oranı.
Verimi artırmak için bu ölçüyü takip ediyoruz.
Verimlilik, eldeki kaynaklarla mümkün olan en yüksek getiriyi elde etmeyle ya da belirli bir getiriyi elde etmek için mümkün olan en az kaynağı kullanmayla ilgilenir.
Hesap kitap işidir. Kâr amacı güden bir işletme için de doğal olarak çok ama çok önemlidir. Zamanın, paranın, hammaddenin, iş gücünün boşa harcanmamasıyla ilgilidir.
Bu yüzden tüm işletmeler haklı olarak verimlilik peşinde koşar.