Mecliste sert bir tartışma çıktı ve başbakan Bismarck, milletvekili Virchow’u düelloya davet etti.
19. yüzyılın sonları, hâlâ düelloların yapıldığı dönemdi. İki erkek karşı karşıya geçiyor ve biri diğerini öldürüyor, en azından yaralıyordu.
Karşısındakini düelloya davet eden Otto von Bismarck, İmparator “Kaiser” I. Wilhelm’le birlikte, Almanya’nın birleşmesini sağlayan başbakandı. Sertti, güçlüydü ve otoriterdi. Bu yüzden de Demir Şansölye lakabıyla anılıyordu.
Düelloya davet edilen Virchow ise, milletvekiliydi. Ama sıradan bir politikacı değildi. Aynı zamanda bir bilim adamıydı. Profesör Virchow, modern patolojinin kurucularından biriydi.
Mecliste Virchow’un bir önerisi Bismarck’ı kızdırdı. İkili hararetli bir tartışmaya girişti. Ve hızını alamayan Bismarck, Virchow’u düelloya davet etti.
Bismarck düellolara alışıktı. Üniversite yıllarında birçok düelloya katılmıştı. Hatta yüzünde, kılıçla yapılan düellolardan kalma izler bile vardı. Zaten fazlasıyla hırçın ve kavgacı biriydi.
Virchow ise bir entelektüeldi. Bismarck’la tartışmaya girecek kadar cesurdu evet ama Bismarck gibi işi düelloya götürecek kadar da şiddet yanlısı değildi. Pek tecrübesi de yoktu.
Ama olan oldu.
Böyle bir davete icabet etmemek, o dönemde kabul edilebilir bir davranış değildi. Virchow mecburen kabul etti.
Bismarck, düello konusunda küçümsediği Virchow’a, silahı seçme hakkını tanıdı. Kendine güveniyordu.
Belirlenen günde şafak vakti buluşup Virchow’un seçeceği silahla kozlarını paylaşmak üzere sözleştiler.
Herkes heyecanla düello gününü beklemeye başladı.
O gün geldiğinde iki adam ve yardımcıları, şafak vakti belirlenen yerde buluştular.
Bismarck rakibine, seçtiği silahı sordu.