Postanın gücü📪
Pazarlama tarihinde bir devrim ve nelerin değiştiğinden ziyade nelerin aynı kaldığını görmenin faydası
Keşke şunu ölçmenin bir yolu olsa:
Acaba ülkedeki ajansların ve pazarlama ekiplerinin vakitlerinin kaçta kaçı, özel günler için samimiyetsiz sosyal medya postları hazırlamakla geçiyor? Ve harcanan bu zamanın para birimi olarak toplam maliyeti ne?
Pazarlama ekiplerinin ve ajansların rutin görevlerinden biri, özel gün postları hazırlamak ve paylaşmak oldu. Bunun için ciddi zaman harcanıyor ve kimse de bunu neden yapıyoruz diye düşünmüyor. Herkes yaptığı için herkes yapmaya devam ediyor.
Bir markanın, Dünya Sağlık Günü ya da Dünya Çevre Günü kutlamasının ne önemi var? Dostlar alışverişte görsün.
Böyle tırıvırı günleri geçtim, markaların resmî ya da dinî bayramları kutlamasının bizim için ne önemi var? Hiçbir önemi yok. Markanın ne işine yarıyor? Hiç.
O zaman mesela bir banka niye benim bayramımı kutluyor? Ona ne?
Herkes yapıyor diye herkes yapıyor.
Çünkü hatırlayın, sosyal medya çağına kadar, daha 20 yıl önce, markalar için böyle bir özel gün enflasyonu yoktu. Eksikliğini mi hissediyorduk?
Ziraat Bankası Kurban Bayramımızı kutlamadı diye iştahımız kapandı da kavurma mı yemedik? Tadelle 19 Mayıs’ı kutlamadı diye gençliğimiz mi soldu? Ne oldu da bu kutlama işi olmazsa olmaz oldu?
Pazarlama ekipleri "iş yapıyor” görünmek için özel gün peşinde koşuyor olmasın sakın?
Lütfen “etkileşim” falan demeyin.
Amaç etkileşimse, o pazarlama ekipleri her ay bayramdı özel gündü top çevirmek yerine, asıl işlerini yapsın, neden rakiplerini değil de o markayı tercih etmemiz gerektiğiyle ilgili, etkileşim yaratma potansiyeli olan cazip mesajlar bulsunlar. Bulamıyorlarsa da icat etsinler. İşimiz bu.
Ajanslar da bunun için çalışsın, kartpostal hazırlamak için değil.
Yeni yazılar düzenli olarak e-posta adresinize gelsin.